Proje

Sanayileşmenin sonrasında kontrolsüzce gelişen, yaşanan ekonomik ve sosyal faktörlerle birlikte gittikçe kalabalıklaşan kentler, günümüzde çarpık, aşırı ve dengesiz kentleşme sonucu bugünkü halini aldı. Kentlerin günümüzde büründüğü bu profil karmaşık ve değişken fiziki koşullar yaratmakla beraber, kentin makro formunun ve bütününün bozulmasına da neden oldu. Küresel boyutta özellikle modernleşmenin katalizör görevi gördüğü parçalı ve plansız kentsel dönüşüm, kent merkezlerinde ve çeperinde atıl alanlar yarattı. Çoğu zaman kendiliğinden gerçekleşen dönüşümün yarattığı bu atıl kalmış parsellerin kent estetiğine

"Güzel kokulu bir esinti sessiz denizden dolaştı, sahil boyunca ilerledi ve tekrar denize geri döndü. Bir sonraki adımında nereye gideceğini merak etti. Deli bir dürtü ile tekrar plaja çıktı. Denize geri sürüklendi.”(Douglas Adams, Otostopçunun Galaksi Rehberi) Günümüzde belli bir ülkeye veya mekana aidiyet hissetmeyen, sürekli hareket halinde yaşamayı tercih eden birçok kişi kendini nomad, yani göçebe olarak tanımlıyor. Bu yeni tip göçebelik biçimini geleneksel göçebelikten ayırt etmek için çağdaş göçebelik kavramını kullanmak mantıklı olabilir. Çağdaş göçebeliğin