İlke Zeyfeoğlu

Görünmez Kentler’in[1] Diomira’sına gelen gezgin, şehrin bütün güzelliklerine, tüm yolculukları sırasında karşılaştıklarıyla aşinadır. Aşinalığın getirdiği tanışık olma hissi, aynı akşamı daha önce yaşadığını ve o kez mutlu olduğunu anımsayan biriyle şehirde karşılaştığı an bozulur. Tanışıklık, yerini huzursuz (kitapta kıskançlık olarak geçer) bir hisse bırakır. Duygular arasındaki bu geçişi ortaya çıkaran tetikleyicinin ne olabileceğine dair düşünmek bana kalırsa oldukça ilgi çekici. Bende canlanan şekliyle gezgin, şehrin bir sakini olan anımsayan kişi karşısınd...