Açıklama
Güncel mobilya sitelerini ve teşhir standlarını incelediğimizde, salon mobilyalarının belli kurgu ve stereotiplerle sergilendiğini görürüz. Örneğin; koltukların, tekli, ikili, üçlü modüllerden oluşan bir ‘takım’ olarak satılması veya salon mobilyalarının tekrar eden bir örüntü halinde yemek alanı ve oturma alanını üretmesi, salonda geçen gündelik hayata dair geliştirilen indirgeme ve varsayımlara örnektir. Peki kullanıcılar için bu varsayımları kim yapar? Lefebvre; “Tasarımcı, mimar, üretici, pazarlamacı ve benzeri profesyoneller üretim ve tüketim ilişkilerinin zorunlu kıldığı düzene bağlı olarak gündelik hayata dair indirgenmiş modeller ve soyutlamalar tasarlarlar”* der. Lefebvre’in mekanın üretimi özelinde önerdiği, “soyutluk” kavramı ve üretim normları, salon mobilyaları için de geçerlidir aslında.
Mobilya endüstrisi, kitlelerin salon mobilyalarını, öyle veya böyle kullanmalarını empoze ederken, her bir kullanıcı edindikleri bu üniteleri nasıl kullanır? Ya siz nasıl kullanırsınız? Salon yaşantınızı, teşhir standında kurgulandığı gibi mi sürdürürsünüz? Ya da farklılıkları ve çelişkileri kucaklayan gündeliğin içinden öznel uyarlamalar yapar mısınız?
Uluslararası düzeyde, en iyi bilinen tasarım danışmanlığı firmalarından biri olan IDEO’nun üst düzey tasarım direktörü Jane Fulton Suri, kullanıcıların geliştirdiği kişisel uyarlamaları büyük bir tasarım potansiyeli olarak görür. Suri’ye göre, tasarımcıların niyetlerinin dışında geliştirilen kullanıcı yorumlamaları, insanların gerçek ihtiyaçları hakkında doneler içeren tasarım fırsatlarıdır.** Üretimhane’de gerçekleştireceğimiz bu atölyede, indirgenen normlar ve aslen gerçekleşen mobilya kullanım pratiklerine odaklanıp, katılımcıların yaratıcı uyarlamaları üzerine çalışacağız.
*Lefebvre, H. (1991). Production of Space. United States: Wiley-Blackwell.
**Suri, F. J. (2005). Thoughtless Acts? Observations on Intuitive Design. San Francisso: Chronicle Books.